30 Temmuz 2012

Gezgin Korsanlar' la birlikte seyir (26 Mayıs-01 Haziran)


Merhaba,
Kış' ın son günlerinde -gerçi bu sene İstanbul'a yaz çok geç geldi ama- Mehmet ve Nalan Erem' le yaptığımız sohbetlerimizde Bahar da güneyde birlikte seyir yapalım diyorduk.
Rossinante Marmaris de olduğundan Mehmet ve Nalan bizim misafirimiz olacaktı.
 Mehmet Erem Gezgin Korsan grubunun çok sevilen bir üyesi, aynı zamanda meslekdaşım, Omerta Grubumuz' la organize ettiğimiz Denizcilik, Yelken konulu ileri eğitimlerimize çok ciddi katkıları olan iyi bir denizci ve çok sevdiğimiz bir aile dostumuz...
Nalan, Mehmet' in sevgili eşi diye tanıtmamın çok ciddi haksızlık olacağı, Ömer Deniz ve Çağla adlı dünya tatlısı 2 çocuğuyla birlikte Reyhan ve benim için çok ayrı, özel bir yeri olan çok sevdiğimiz arkadaşımız.
Yakın çevremizden çok sevdiğimiz Taner ve eşi Talia, Ömer ve eşi Firuzan ve Erol' da bu geziye Taner' in yeni aldığı Ece Marina da konaklayan tekneleriyle eşlik edecekler.( http://26talya.blogspot.com ) Ömer ve Firuzan' ı ileride ayrı bir başlıkda tanıtmak istiyorum.
25 Mayıs Cuma iş çıkışı arabayla Marmaris' e gittik. Sabah 7 gibi Gökova pazarına uğrayıp, taze yeşil sebze, meyva ve bazı ihtiyaçları alıp, Marmarise Albatros marinaya vardık. Mehmet' le Nalan çocukları İstanbul da bırakıp, Nalan' ın kızkardeşi Nihalle birlikte uçakla gelecekler.
Marina da ileride tekne suyunu korumak amacıyla tüm sebze , meyva ve diğer yeşillikleri güzelce yıkadık, teknenin diğer alışverişini tamamladık, temiz çarşaf ve yatakları hazırlattık. İçki ve diğer meşrubatı alıp buzdolabına yerleştirdik. Üzerine de takviye olsun diye bir torba buz alınca herşey hazırdı.
Misafirler gelir gelmez yola çıkabilirdik.
Bu seyirde çok rahatım, güzelce dinlenmeyi planlıyorum. Teknenin her türlü sorumluluğu Mehmet' de olacak.
Mehmet dümende, ben tonozları suya bıraktım, Reyhan ve Nalan palamarları çözdüler, Marmaris Körfezine doğru süzüldük...
Bu akşam Tanerler le Ekincik de buluşacağız. Onların da misafirleri var. Ömer, Firuzan ve Erol Ağabey...
Aksaz açıklarına geldiğimizde Mehmet yaklaşık 2 kilo kadar bir Palamut yakaladı.
Ekinciğe geldiğimizde Ateş Erim' in Kedi teknesi My Marina' ın biraz ilerisinde kıyıya koltuk almış demirde yatıyordu. Hemen yanlarına gittik ve aborda olduk. Fakat o kadar solugan vardı ki...
Bir süre sonra diğer gelecek tekneleri de düşünüp, koy içlerine mümkün olduğunca sokulup aralıklı olarak demir de alarga da kalmayı planladık.
Biraz yüzdük, diğer arkadaşlarımız gelince özlem giderdik, keyifli sohbetler ettik...
Akşam  için benim yıllardır tanıdığım ve her gelişimde uğradığım Tahir' in Ekincik Pansiyon'un un bahçesinde hazırladığı yemek için giyindik ve botlarımızla sahile çıkıp, köye yürüdük.
Çok güzel, keyifli, bol gülmeceli bir akşam oldu... Geç saatlere kadar oturduk, sonunda tekrar yürüyerek sahile gelip, teknelerimize bindik ve hemen uyuduk...
(devamı var)

Hiç yorum yok: